Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
red-handed Dinle! {'red,hændıd}
  • [A] suçüstü
red-handed s. suçüstü.
red-handed s. suçüstü.
red-handed red-hand.ed red'hän'dîd Sıfat * suçüstü.

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
clean-handed {,kli:n'hændıd}
  • [A] suçsuz, temiz, temiz elli
empty-handed Dinle! {,emptı'hændıd}
  • [A] eli boş
  • [ADV] eli boş olarak
even-handed {'i:vən,hændıd}
  • [A] objektif, tarafsız, adil
ham-handed Dinle! {hæm'hændıd}
  • [A] beceriksiz, hoyrat, eli ağır
-handed
  • [SUFF] elli, el ile kullanıma uygun
heavy-handed Dinle! {,hevı'hændıd}
  • [A] sert, zalim, eli ağır, beceriksiz, sakar
high-handed Dinle! {,haı'hændıd}
  • [A] amirlik taslayan, keyfi, zorba
horny-handed {,hɔ:rnı'hændıd}
  • [A] el: elleri nasırlı
large-handed {lɑ:rdʒ'hændıd}
  • [A] cömert, eli açık
left-handed Dinle! {,left'hændıd}
  • [A] solak, solaklara özel, sol elle yapılan, soldaki, lastikli, iki karşıt anlamlı, iki yüzlü, düzenbaz, beceriksiz, sakar, dengi dengine olmayan
left-handed compliment
  • [N] iki anlama da gelebilen iltifat, iltifat ederken çam devirme
left-handed marriage
  • [N] dengi dengine olmayan evlilik
left-handed person
  • [N] solak kimse
light-handed Dinle! {,laıt'hændıd}
  • [A] eli hafif, becerikli, eli boş
one-handed Dinle! {wʌn'hændıd}
  • [A] tek elli, tek elden çıkmış, tek kişinin yaptığı
open-handed {'əʋpən,hændıd}
  • [A] cömert, eli açık
catch red-handed
  • [V] suçüstü yakalamak
right-handed Dinle! {,raıt'hændıd}
  • [A] sağ eliyle iş gören, sağlak, sağ elini kullanan, sağ elle kullanılan, sağa doğru dönen
right-handed person
  • [N] sağ elini kullanan kimse
short-handed {,ʃɔ:rt'hændıd}
  • [A] elemanı az, yardımcısı az