Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
pleasant-spoken
  • [A] tatlı dilli

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
civil-spoken {,sıvəl'spəʋkən}
  • [A] nazik, terbiyeli
pleasant dreams!
  • [INTRJ] tatlı rüyalar!
spoken English
  • [N] İngilizce: konuşma İngilizcesi
foul-spoken
  • [A] ağzı bozuk, küfürbaz
free-spoken Dinle! {,fri:'spəʋkən}
  • [A] açık sözlü, sözünü esirgemeyen
plain spoken {,pleın'spəʋkən}
  • [A] dobra dobra konuşan
pleasant Dinle! {'plezənt}
  • [A] hoş, güzel, keyifli, tatlı, şirin, sevimli
look pleasant
  • [V] sevimli görünmek, şirin görünmek
short-spoken Dinle! {,ʃɔ:rt'spəʋkən}
  • [A] kaba, sert, nezaketsiz
smooth spoken {'smu:ð,spəʋkən}
  • [A] tatlı dilli
soft-spoken Dinle! {,sɔ:ft'spəʋkən}
  • [A] yumuşak sesli, tatlı dilli, iki yüzlü
-spoken
  • [SUFF] konuşan
spoken Dinle! {'spəʋkən}
  • [A] konuşma, konuşulan, konuşan
well-spoken Dinle! {,wel'spəʋkən}
  • [A] yerinde söylenmiş, hoşsohbet, güzel konuşan
pleasant s. hoş, güzel, tatlı, latif.
pleasant s. hoş, güzel latif, gökçe, tatlı, memnuniyet verici. pleasantly

z. hoşa gider bir şekilde. pleasantness

i. memnuniyet verici oluş, hoşa gitme.
soft-spoken s. yumuşak sesli {kimse}.
soft-spoken s. tatlı dilli.
spoken bak. speak;

s. sözlü, konuşulan.
spoken f. bak. speak.

s.
1. sözlü: spoken message sözlü mesaj.
2. konuşulan.