İngilizce » Türkçe |
Yukarı |
weak |
{wi:k}
- [A] kuvvetsiz, zayıf, cansız, cılız, güçsüz, aciz, dayanıksız, halsiz, iradesiz, hafif, silik, sulu
|
|
weak |
s. 1. zayıf, güçsüz, kuvvetsiz: weak nerves zayıf sinirler. a weak nation güçsüz bir millet. 2. dayanıksız, sağlam olmayan, zayıf: a weak structure dayanıksız bir yapı. 3. etkileyici ve inandırıcı olmayan, zayıf. 4. yetersiz, zayıf: His Italian is weak. İtalyancası zayıf. 5. açık {çay/kahve}. 6. sulu, yavan {çorba v.b.}. |
|
weak |
s. zayıf, kuvvetsiz, mecalsiz, takatsiz; hafif, dayanıksız; metanetsiz; sebatsız; akılsız, şaşkın; eksik; hükümsüz; foto. silik çıkmış; dilb. vurgusuz; düşük. weak sister k.dili. dayanıksız ve zayıf kimse. weakly
s.
z. hasta, hastalıklı;
z. zaaf ile; zayıf surette. weakness
i. zaaf, zafiyet, iradesizlik; kusur; zaaf duyulan şey. |
|
weak |
weak
wik
Sıfat
* zayıf, güçsüz, kuvvetsiz:
weak nerves
zayıf sinirler.
a weak nation
güçsüz bir millet.
* dayanıksız, sağlam olmayan, zayıf:
a weak structure
dayanıksız bir yapı.
* etkileyici ve inandırıcı olmayan, zayıf.
* yetersiz, zayıf:
His French is weak.
Fransızcası zayıf.
* açık {çay, kahve}.
* sulu, yavan {çorba v.b.}. |
|
weak |
zayıf, kuvvetsiz, mecalsiz, takatsiz; hafif, dayan |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
have a weak chest |
- [ID] bünyesi zayıf olmak, eli darda, göğsünden rahatsız olmak, muhtaç
|
|
a bit weak upstairs |
- [PHR] kafası pek çalışmaz
|
|
become weak |
|
|
These glasses are too weak for me. |
- [PHR] zayıf: Bu gözlük benim için çok zayıf.
|
|
weak-kneed |
{,wi:k'nıd}
- [A] kararsız, azimsiz, iradesiz, zayıf karakterli
|
|
weak minded |
{'wi:k,maındıd}
- [A] zayıf karakterli, iradesiz
|
|
weak point |
- [N] zayıf nokta, zayıf yön
|
|
weak side |
|
|
weak-sighted |
- [A] gözü bozuk olan, iyi göremeyen
|
|
weak-spirited |
{wi:k'spırıtıd}
- [A] korkak, cesaretsiz, azimsiz
|
|
weak-kneed |
s. 1. dizleri zayıf. 2. zayıf karakterli. 3. yüreksiz, tabansız. |
|
weak-minded |
s. 1. iradesiz. 2. aklı zayıf. |
|
weak-kneed |
weak-kneed
wik'nid
Sıfat
* dizleri zayıf.
* zayıf karakterli.
* yüreksiz, tabansız. |
|
weak-minded |
weak-mind.ed
wik'mayn'dîd
Sıfat
* iradesiz.
* aklı zayıf. |
|
as weak as |
prep.gibi zayıf:ıf.|gibi zayıf |
|
become weak |
güçsüzleş |
|
get weak |
güçsüzleş |
|
got weak |
güçsüzleş |
|
gotten weak |
güçsüzleş |
|
grow weak |
güçsüz geliş |
|
|
|