İngilizce » Türkçe  |
Yukarı  |
| safe-conduct |
i. ask. yasak bölge izin belgesi. |
|
| safe-conduct |
i. ask. yasak bölge izin belgesi. |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
| I would like to put some valuables in the safe deposit box. |
- [PHR] kasa: Bazı değerli eşyalarımı emanet kasasına koymak istiyorum.
|
|
| safe deposit box |
- [N] kasa: çelik kasa, kasa: emanet kasası, kasa: banka kasası
|
|
| safe buster |
|
|
| a safe card |
|
|
| conduct |
{kən'dʌkt}
- [V] idare etmek, yönlendirmek, rehberlik etmek, yönetmek, iletmek, geçirmek
|
|
| conduct |
{'kɒndəkt}
- [N] hareket, davranış, yönetim, idare, gidiş
|
|
| conduct oneself |
- [V] davranmak, kendini idare etmek
|
|
| conduct sheet |
|
|
| conduct one's own defense |
|
|
| disorderly conduct |
- [N] ahlâka aykırı davranış
|
|
| fail-safe |
{'feıl,seıf}
- [A] hazırlıklı, tedbirli, güvenceli
|
|
| improper conduct |
|
|
| meat-safe |
{'mi:tseıf}
|
|
| play it safe |
- [V] sağlamcı olmak, riske girmemek, sağlama almak
|
|
| safe |
{seıf}
- [A] emin, sağlam, güvencede, emin ellerde, güvenli, tehlikesiz, kesin, muhakkak, korkusuz
- [N] kasa, kasa: çelik kasa
|
|
| Is it safe to swim here? |
- [PHR] güvenli: Burada yüzmek güvenli mi?
|
|
| safe and sound |
- [A] sağ salim, sapasağlam
- [ADV] sağ salim, kazasız belâsız
|
|
| safe conduct |
{,seıf'kɒndəkt}
|
|
| safe deposit |
- [N] kasa: banka kasası, kiralık kasa
|
|
| a safe bet |
elde bir. |
|
|
|