Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
meat-safe {'mi:tseıf}
  • [N] tel dolap

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
I would like to put some valuables in the safe deposit box.
  • [PHR] kasa: Bazı değerli eşyalarımı emanet kasasına koymak istiyorum.
safe deposit box
  • [N] kasa: çelik kasa, kasa: emanet kasası, kasa: banka kasası
braised meat
  • [N] kavurma
safe buster
  • [N] kasa hırsızı
a safe card
  • [N] güvenilir kimse
chop meat
  • [N] kıyma (Amer.)
fail-safe Dinle! {'feıl,seıf}
  • [A] hazırlıklı, tedbirli, güvenceli
force-meat {'fɔ:rs,mıt}
  • [N] yoğurulmuş kıyma, baharatlı kıyma, dolma içi
grilled meat
  • [N] ızgara
meat grinder {'mi:t,graındər}
  • [N] kıyma makinesi
ground meat {'graʋnd,mi:t}
  • [N] kıyma
meat Dinle! {mi:t}
  • [N] et, öz, zevk
broiled meat
  • [N] külbastı
variety meat
  • [N] sosis, salam, sakatat
with meat
  • [A] etli
meat-eating {'mi:t,i:tıŋ}
  • [A] etobur
meat-fly {'mi:tflaı}
  • [N] et sineği
meat packing {,mi:t'pækıŋ}
  • [N] toptan kasaplık
minced meat
  • [N] kıyma
meat pie {'mi:t,paı}
  • [N] börek: etli börek

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
meat packer
1. a wholesaler in the meat-packing business.