Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
reed-stop {'ri:dstɒp}
  • [N] sipsi, kaval dili, jüdorg

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
bus stop {'bʌs,stɒp}
  • [N] otobüs durağı
dead stop
  • [N] aniden durma, tam olarak durma
come to a dead stop
  • [N] aniden durmak, tamamen durmak
double-stop Dinle! {,dʌbəl'stɒp}
  • [N] sesin iki telde birden çalınması, iki telden aynı anda ses çıkarmak
flag stop
  • [N] tren istasyonu: trenin bayrakla durdurulduğu tren istasyonu
Stop following me.
  • [PHR] takip: Beni takip etmekten vazgeç.
full stop {'fʋl,stɒp}
  • [N] nokta, durak, durma, son
last stop
  • [N] son durak
overnight stop
  • [N] bir gecelik mola, gece: geceyi geçirmek
reed Dinle! {ri:d}
  • [N] kamış, saz, düdük, kaval, sipsi, jüdorg, dokuma tarağı
reed-bed {'ri:dbed}
  • [N] sazlık
stop short
  • [V] birden durmak, aniden durmak
stop speaking
  • [V] susmak
stop Dinle! {stɒp}
  • [N] durma, duraksama, duraklama, stop etme, durak, istasyon, mola yeri, mercek perdesi (fot.), noktalama işareti, nokta, ünsüz ses, engel
  • [V] durmak, son vermek, bırakmak, dindirmek, durdurmak, stop ettirmek, kesmek, alıkoymak, savmak, dolgu yapmak, kapamak, tıkamak, noktalamak, bitmek, kesilmek, kalmak, devam etmemek
stop! {stɒp}
  • [INTRJ] dur!
be unable to stop oneself
  • [V] hız: hızını alamamak
Can you give me something to stop the pain?
  • [PHR] dindirmek: Ağrımı dindirecek bir şey verebilir misiniz?
come to a full stop
  • [V] tamamen durmak, sekteye uğramak
come to a stop
  • [V] durmak, duraksamak, durağa gelmek
How long does the bus stop here?
  • [PHR] durmak: Otobüs burada ne kadar duracak?

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
stop etme
  • [N] stop
stop etmek
  • [V] stall
stop ettirmek
  • [V] stop
stop lambası
  • [N] stoplight
stop Stop!

__ etmek to stop, come to a stop.
stop * Stop!
stop etmek * to stop, come to a stop.
stop lambası stomp lamp
stop lambası anahtarı stoplight switch
stop lambası tail lamp
stop lambası taillight
fren stop lambası brake stop lamp
stop etmek stall
stop ettirmek stall
stop etme stop n.
stop etmek stall v.
stop ettirmek stop v.
stop lâmbası rear brake lamp, tail lamp, tail light n.
stop lambası stoplight n.
fren stop lambası brake stop lamp [tech.]