Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
force-land {'fɔ:rslænd}
  • [V] inişe zorlamak, zorunlu iniş yapmak

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
arable land
  • [N] sürülebilir arazi, işlenebilir toprak
by force of arms
  • [ADV] silâh zoruyla
centrifugal force
  • [N] merkezkaç kuvveti, savurma kuvveti
centripetal force
  • [N] merkezcil çekim kuvveti, ortaya çekici kuvvet
come into force
  • [V] yürürlüğe girmek
crash-land Dinle! {'kræʃlænd}
  • [V] mecburi iniş yapmak
detective force
  • [N] güvenlik gücü, cinayet masası görevlisi
driving force {'draıvıŋ,fɔ:rs}
  • [N] itici güç
electromotive force
  • [A] elektrik hareket gücü
farm land {'fɑ:rmlænd}
  • [N] çiftlik arazisi
force Dinle! {fɔ:rs}
  • [N] kuvvet, güç, zorlama, kudret, zor, şiddet, baskı, etki, nüfuz, geçerlilik, yürürlük, kütle, yığın, birlik
  • [V] zorlamak, mecbur etmek, sıkıştırmak, baskı yapmak, yükseltmek {fiyat}, çabuklaştırmak, ırzına geçmek, serada yetiştirmek
by force
  • [ADV] zorla, zor kullanarak, cebren
in force
  • [ADV] yürürlükte, geçerli
the force
  • [N] polis
use force
  • [V] baskı yapmak
force feed {'fɔ:rs,fi:d}
  • [N] zorla besleme, zorla yedirme
force-feed {'fɔ:rs,fi:d}
  • [V] zorla yedirmek
force majeure
  • [N] zorlayıcı sebep
force-meat {'fɔ:rs,mıt}
  • [N] yoğurulmuş kıyma, baharatlı kıyma, dolma içi
force one's way
  • [V] güçlükle yol almak, yolunu zorla açmak