Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
force-feed {'fɔ:rs,fi:d}
  • [V] zorla yedirmek

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
by force of arms
  • [ADV] silâh zoruyla
bottle-feed Dinle! {'bɒtəl,fi:d}
  • [V] biberonla beslemek, mamayla beslemek
centrifugal force
  • [N] merkezkaç kuvveti, savurma kuvveti
centripetal force
  • [N] merkezcil çekim kuvveti, ortaya çekici kuvvet
no chicken feed
  • [ID] yetmez para, iş görmez para
chicken feed
  • [N] tavuk yemi, bozuk para, bozukluk
come into force
  • [V] yürürlüğe girmek
detective force
  • [N] güvenlik gücü, cinayet masası görevlisi
drip-feed
  • [V] yapay beslemek
driving force {'draıvıŋ,fɔ:rs}
  • [N] itici güç
feed one's ego
  • [N] egosunu tatmin etmek
electromotive force
  • [A] elektrik hareket gücü
feed Dinle! {fi:d}
  • [V] beslemek, yedirmek, doyurmak, geçindirmek, bakmak, beslenmek, yemek yemek, otlatmak, otlamak
feed hopper
  • [N] besleme hunisi
feed the fishes
  • [ID] kusmak {denize}, balıklara yem olmak
feed up
  • [V] semirtmek, besiye çekmek, fazla yedirmek
force Dinle! {fɔ:rs}
  • [N] kuvvet, güç, zorlama, kudret, zor, şiddet, baskı, etki, nüfuz, geçerlilik, yürürlük, kütle, yığın, birlik
  • [V] zorlamak, mecbur etmek, sıkıştırmak, baskı yapmak, yükseltmek {fiyat}, çabuklaştırmak, ırzına geçmek, serada yetiştirmek
by force
  • [ADV] zorla, zor kullanarak, cebren
in force
  • [ADV] yürürlükte, geçerli
the force
  • [N] polis

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
Tepsi Feed Tray Feed