all-duty |
- [A] çok amaçlı, fonksiyonel
|
|
I have already paid! |
- [PHR] ödeme: Ben ödeme yaptım!
|
|
carriage paid |
- [A] nakliyesi satıcıya ait
|
|
customs duty |
|
|
death duty |
{'deɵ,du:tı}
- [N] veraset vergisi, intikal vergisi
|
|
differential duty |
- [N] kademeli gümrük tarifesi
|
|
duty |
{'du:tı}
- [N] ödev, gümrük, hizmet, yükümlülük, görev, vergi, gümrük vergisi
|
|
be on guard duty |
|
|
Do I have to pay duty on the goods I bought here? |
- [PHR] gümrük: Burada satın aldığım ürünler için gümrük ödemem gerekiyor mu?
|
|
guard duty |
{'gɑ:rd,du:tı}
|
|
on duty |
- [ADV] iş başında, görevde, görevli
|
|
duty-free |
{,du:tı'fri:}
- [A] gümrüksüz
- [ADV] gümrük ödemeden
|
|
Do you sell duty-free goods on board? |
- [PHR] gümrüksüz: Uçakta gümrüksüz ürünler satıyor musunuz?
|
|
excise duty |
|
|
fatigue duty |
{fə'ti:g,du:tı}
- [N] angarya, kışla hizmeti
|
|
heavy-duty |
{,hevı'du:tı}
- [A] dayanıklı, uzun ömürlü, ağır hizmet, ağır vergili
|
|
lapse from duty |
|
|
neglect of duty |
|
|
night duty |
|
|
off duty |
{'ɒf,du:tı}
- [A] görev dışında, izinli
|
|