İngilizce » Türkçe  |
Yukarı  |
| spindle-legged |
{'spındəl,legd}
- [A] uzun bacaklı, leylek bacaklı, çırpı bacaklı
|
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
| bandy-legged |
{'bændı,legıd}
- [A] çarpık bacaklı, eğri bacaklı
|
|
| bow-legged |
{'bəʋ,legıd}
- [A] çarpık bacaklı, eğri bacaklı
|
|
| cross-legged |
{,krɔ:s'legıd}
- [A] bacak bacak üstüne atmış
|
|
| -legged |
|
|
| long-legged |
{'lɔ:ŋlegd}
|
|
| one-legged |
{,wʌn'legd}
- [A] tek taraflı, tek bacaklı
|
|
| red-legged partridge |
|
|
| short-legged |
{'ʃɔ:rt,legd}
|
|
| sit cross-legged |
|
|
| spindle |
{'spındəl}
- [N] iğ, iş, mil, dingil, eksen, asitmetre, yoğunluk ölçer, iğağacı, bir iplik uzunluk ölçüsü, kromozomların bağlandığı lifler {hücre bölünmesi}
|
|
| bandy-legged |
s. çarpık bacaklı. |
|
| bearing spindle |
yatak mili |
|
| cross-legged |
s. bağdaş kurmuş, ayak ayak üstüne atmış. |
|
| cross-legged |
z. bak. sit cross-legged. |
|
| legged |
sonek ayaklı, bacaklı: bandy-legged paytak; long-legged uzun bacaklı; one-legged tek bacaklı. |
|
| sit cross-legged |
1. bağdaş kurmak; bağdaş kurarak oturmak. 2. bacak bacak üstüne atarak oturmak. |
|
| spindle |
i.
f. eğirmen, kirmen, iğ; iğ mihveri, mil, dingil; sığlık veya kayalıklan belirten fener direği; takriben 13800 metrelik iplik uzunluk ölçüsü;
f. boy atmak, uzamak; delmek, geçirmek {fiş}. spindle file puantir, fişnot. spindle tree iğağacı, bot. Euonymus europaeus. spindle whorl iğe ağırlık veren halka. spindling, spindly
s. aşırı derecede boy atan, fazla serpilen; leylek bacaklı. |
|
| spindle |
i. iğ, kirmen. |
|
| spindle |
mil |
|
| spindly legged |
k. dili leylek gibi, leylek bacaklı. |
|
|
|