Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
runner Dinle! {'rʌnər}
  • [N] koşucu, atlet, yarışçı, yarış atı, ulak, haberci, çığırtkan, dağıtıcı, kaçakçı, ray, çark, saban demiri, palanga ipi
runner i. koşan kimse, koşucu; kaçak, kaçkın; makinist; kızak ayağı; çığırtkan, kâhya, simsar; ray; yerde kökler salarak uzanan bitki veya bu bitkinin sapı; yol halısı; uzunca ve ensiz masa örtüsü.
runner i.
1. koşucu.
2. yol halısı.
3. ayak işlerini yapan kimse, ayakçı.
4. bot. sürüngen sap.
5. İng., k. dili çalıfasulyesi.
runner i. koşan kimse, koşucu; kaçak, kaçkın; makinist; kızak ayağı; çığırtkan, kâhya, simsar; ray; yerde kökler salarak uzanan bitki veya bu bitkinin sapı; yol halısı; uzunca ve ensiz masa örtüsü.
runner i.
1. koşucu.
2. yol halısı.
3. ayak işlerini yapan kimse, ayakçı.
4. bot. sürüngen sap.
5. İng., k. dili çalıfasulyesi.

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
blockade-runner Dinle! {blɒ'keıd,rʌnər}
  • [N] ablukayı yaran kimse
distance runner
  • [N] uzun mesafe koşucusu
front-runner Dinle! {frʌnt'rʌnər}
  • [N] rekortmen, favori, şansı en yüksek aday
rum-runner {'rʌm,rʌnər}
  • [N] içki kaçakçısı
runner-up Dinle! {'rʌnər,ʌp}
  • [N] yarış ikincisi, ikinci {yarış}
scarlet runner
  • [N] fasulye: İspanyol fasulyesi, fasulye: çalı fasulyesi
runner bean İng. çalıfasulyesi.
runner bean İng. çalıfasulyesi.
runner-up i. spor ikinci gelen yarışmacı/takım.
runner-up i. ikinciliği kazanan yarışmacı veya aday.
runner-up i. spor ikinci gelen yarışmacı/takım.
runner-up i. ikinciliği kazanan yarışmacı veya aday.
runner-up run.ner-up r^n'ır^p' İsim, sports * ikinci gelen yarışmacı veya takım.
runner-up ikinciliği kazanan yarışmacı veya aday.
long distance runner uzun mesafe koşucusu
runner up yarışta ikinci gelen
blockade runner ablukayı yaran kimse i.
distance runner uzun mesafe koşucusu
front runner rekortmen, favori, şansı en yüksek aday
rum runner içki kaçakçısı