Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
narrow-minded {'nærəʋ,maındıd}
  • [A] dar görüşlü, eski kafalı, geri kafalı, bağnaz
narrow-minded s. dar görüşlü.
narrow-minded s. dar fikirli, dar görüşlü, bağnaz.
narrow-minded nar.row-mind.ed ner'omayn'dîd Sıfat * dar görüşlü.
narrow-minded dar fikirli, dar görüşlü, bağnaz.

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
absent-minded {,æbsənt'maındıd}
  • [A] dalgın
air-minded Dinle! {'eər,maındıd}
  • [A] havacılığa meraklı, uçağa binmeyi seven
bloody-minded Dinle! {,blʌdı'maındıd}
  • [A] zalim, gaddar, aksi, ters
double-minded {,dʌbəl'maındıd}
  • [A] kararsız, tutarsız, iki yüzlü, samimiyetsiz
evil-minded Dinle! {,i:vəl'maındıd}
  • [A] kötü kalpli, art niyetli
fair-minded Dinle! {'feər,maındıd}
  • [A] adil, tarafsız, sağduyulu
feeble minded {'fi:bəl,maındıd}
  • [A] aptal, geri zekâlı, iradesiz
have a narrow escape
  • [ID] zor kurtulmak, paçayı sıyırmak
high-minded Dinle! {,haı'maındıd}
  • [A] yüce gönüllü, asil ruhlu, alicenap
large-minded Dinle! {,lɑ:rdʒ'maındıd}
  • [A] geniş görüşlü, serbest düşünceli
like-minded Dinle! {,laık'maındıd}
  • [A] hemfikir, aynı görüşte
low-minded Dinle! {,ləʋ'maındıd}
  • [A] kötü düşünceli, fesat
-minded
  • [SUFF] fikirli, niyetli, düşünceli
minded Dinle! {'maındıd}
  • [A] fikirli, niyetli, istekli
narrow Dinle! {'nærəʋ}
  • [A] dar, kısıtlı, sınırlı
  • [V] daraltmak, kısmak, daralmak
become narrow
  • [V] daralmak
These are too narrow.
  • [PHR] dar: Bunlar çok dar.
very narrow
  • [A] daracık
narrow escape
  • [N] ucuz kurtulma
narrow mindedness {'nærəʋ,maındnıs}
  • [N] dar fikirlilik (fig.)