Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
gilt-edged Dinle! {'gılt,edʒd}
  • [A] kenarı yaldızlı, güvenilir, sağlam

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
gilt-head bream
  • [N] çipura
deckle-edged Dinle! {'dekəl,edʒd}
  • [A] kenarları tırtıklı, kenarları kesilmemiş
double edged {,dʌbəl'edʒd}
  • [A] çift taraflı, iki kenarı da kesen
play with edged tools
  • [ID] ateşle oynamak
edged Dinle! {edʒd}
  • [A] keskin, sivri, kenarlı, uçlu
edged tool
  • [N] keskin alet
gilt Dinle! {gılt}
  • [A] yaldızlı, altın yaldızlı
  • [N] yaldız, cazibe, çekicilik
gilt-edged securities
  • [N] güvenilir tahviller
keen-edged {'ki:n,edʒd}
  • [A] keskin
keen-edged knife
  • [N] bıçak: keskin bıçak
knife-edged {'naıf,edʒd}
  • [A] bıçak ağzı gibi
sharp-edged {'ʃɑ:rp,edʒd}
  • [A] keskin, keskin kenarlı
two-edged sword
  • [N] kılıç: Acem kılıcı, kılıç: iki ucu keskin kılıç
two-edged {'tu:,edʒd}
  • [A] iki ucu keskin, iki anlamlı
double-edged s.
1. iki tarafı keskin.
2. hem lehte hem aleyhte olan.
double-edged compliment iğneli kompliman.
gilt s.

i. bak. gild; yaldızlı, süslü, müzehhep;

i. yaldız. giltedged

s. kenarı yaldızlı; birinci sınıf, mükemmel, âla.
gilt f. bak. gild.

s. yaldızlı.

i. yaldız.
two-edged s.
1. iki ağızlı, iki yüzü keskin.
2. iki anlamlı.
3. iki etkili.
two-edged s. iki ağızlı, iki yüzü keskin, iki anlamlı, iki tesirli.