Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
false-bottom {,fɔ:ls'bɒtəm}
  • [N] gizli bölme

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
false acacia
  • [N] salkım ağacı
bottom Dinle! {'bɒtəm}
  • [A] dipteki, alttaki
  • [N] dip, alt, kıç, kaynak, temel, gemi omurgası, tekne, dayanma gücü
  • [V] dip koymak, temeline inmek, esasını araştırmak
at bottom
  • [ADV] aslında, esasında
get the bottom of
  • [V] derinine inmek, derinlemesine araştırmak
get to the bottom of
  • [ID] iyice incelemek, temeline inmek
bottom drawer
  • [N] alt çekmece, çeyiz
chair bottom
  • [N] sandâlye oturağı
false conviction
  • [N] boş inanç
false Dinle! {fɔ:ls}
  • [A] hileli, yanlış, hatalı, suni, taklit, düzmece, sahte, uydurma, hain, kalp, takma, yapmacık, haksız, iki yüzlü, yalandan yapılan, göstermelik, falsolu
  • [ADV] yanlış olarak, yalandan, yalancıktan, numaradan, göstermelik
play smb. false
  • [V] aldatmak, ihanet etmek
false alarm
  • [N] yanlış alarm, gereksiz telâş
false-bottomed {,fɔ:ls'bɒtəmd}
  • [A] gizli bölmeli
false-coiner
  • [N] kalpazan
false excuses
  • [N] kurtmasalı
false-hearted {fɔ:ls'hɑ:rtıd}
  • [A] hain, sadakâtsiz
false money
  • [N] kalp para
false note
  • [N] falso
false pregnancy
  • [N] yalancı gebelik
false shame
  • [N] yalandan utanç
false start
  • [N] hatalı çıkış, yanlış başlangıç

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
false imprisonment
1. confinement without legal authority.