İngilizce » Türkçe  |
Yukarı  |
clear-headed |
{,klıər'hedıd}
- [A] zihni açık, aklı başında, sağlıklı düşünebilen
|
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
addle-headed |
{'ædəl,hedıd}
- [A] şaşkın, sersem, beyinsiz
|
|
all clear |
{,ɔ:l'klıər}
- [N] tehlike geçti, tehlike geçti işareti, alâşrm sonu
|
|
bald-headed |
{,bɔ:ld'hedıd}
|
|
go bald-headed into |
- [ID] balıklama dalmak, düşünmeden girişmek
|
|
bone-headed |
{'bəʋn,hedıd}
- [A] kalın kafalı, mankafa, dangalak
|
|
clear |
{klıər}
- [A] açık, belirli, berrak, şeffaf, saydam, bulutsuz, parlak, aydınlık, belirgin, temiz, belli, ortada, aşikâr, net, anlaşılır, zeki, kuşkusu olmayan, emin, saf, katışıksız, tiz, masum, tüm, tam, bütün, engelsiz, takıntısız
- [ADV] açıkça, uzağa, uzakta, tamamen, bütünüyle
- [N] boşluk, boş alan
- [V] açıklamak, aydınlatmak, bilgi vermek
|
|
| |