Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
bold Dinle! {bəʋld}
  • [A] cesur, gözüpek, cüretli, atılgan, küstah, arsız, utanmaz, cesaret isteyen, göze çarpan, koyu renk yazılmış, dik
bold s. cesur, gözüpek; atılgan, cüretli; arsız, küstah; çarpıcı, göz alan; dik, sarp. boldface

i. matb. siyah harfler. make bold to cesaret etmek, cüret etmek. boldly

z. cesaretle. boldness

i. cesaret, yüreklilik.
bold s.
1. cesur, gözüpek; atılgan, cüretli.
2. matb., bilg. siyah {harf}.
bold kalın, koyu
Bold Koyu

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
in bold outline
  • [ADV] kaba hatlarıyla, kabaca
make bold
  • [V] sormadan almak, yüzsüzlük edip almak
make bold to
  • [V] cesaret etmek, cüret etmek
bold-face
  • [A] koyu renk yazılmış, siyah harflerle yazılmış
bold-faced Dinle! {'bəʋld,feıst}
  • [A] yüzsüz, arsız, küstah, utanmaz, koyu renk yazılmış
as bold as brass k. dili büyük bir küstahlıkla.
Bold Italic Kalın İtalik
Bold off Kalın değil
Bold on Kalın
bold tags koyulaştırma imleri
Bold-Italic Kalın-İtalik
Extra Bold Çok Koyu
Extra Bold Çok Kalın
Hide Variations (Bold, Italic, etc.) Değişimleri Gizle {Koyu, İtalik, vs.}
make bold cüret göstermek, cesaret etmek.
make bold to -e cesaret etmek, -e cüret etmek.
present a bold front cesaret göstermek, yürekli gözükmek.
put a bold face on {zor bir durum} karşısında cesaret göstermek.
Semi-bold Yarı kalın
Semi-bold Yarı Koyu

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
Garamond Bold Elephant