ingilizce sözlük
İngilizce - Türkçe Sözlük
www.ingilizce-sozluk.net
Online İngilizce - Türkçe Sözlük, İngilizce Sözlük, İngilizce Çeviri
Menü
Türkçe
İngilizce
Anasayfa
Son Aranan Kelimeler
En Çok Aranan Kelimeler
Araçlar
İletişim
Sonuçlar
İngilizce » Türkçe
Yukarı
talking-to
{'tɔ:kıŋ,tu:}
[N]
azar, çıkışma
talking-to
i.
k. dili azarlama, azar, paylama.
talking-to
talk.ing-to tô'kîngtu İsim, colloquial * azarlama, azar, paylama.
İngilizce » Türkçe
İlişkili Sonuçlar
Yukarı
talking
{'tɔ:kıŋ}
[A]
konuşan, konuşma
[N]
konuşma
get talking
[V]
konuşmaya başlamak, konuşturmak
let him do the talking
[PHR]
bırak konuşsun
talking dictionary
[N]
konuşan sözlük
talking doll
[N]
konuşan bebek
talking in one's sleep
[N]
sayıklama
talking parrot
[N]
konuşan papağan
talking picture
[N]
sesli film
give smb. a talking-to
[V]
azarlamak, haşlamak
musical and talking toys
[N]
oyuncak: müzikli ve konuşan oyuncaklar
talking toy
[N]
oyuncak: konuşan oyuncak
a truce to talking
[N]
konuşmaya ara verme
talking
s.
i konuşan, konuşabilen; konuşkan;
i.
konuşma. talking machine eski gramofon. talking point üstünde durulacak nokta.
what are you talking about?
1.
hangi. ne. hangi. ne. neyi. neleri.
talking
konuşan, konuşabilen; konuşkan; konuşma. talking
talking
n.konuşan:v.konuş:prep.konuşarak
Talking
Konuşuyor
a truce to talking
konuşmaya ara verme
i.
get talking
konuşmaya başlamak, konuşturmak
give smb. a talking to
azarlamak, haşlamak
f.