Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
semi-permanent
  • [A] yarı-kalıcı

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
permanent Dinle! {'pɜ:rmənənt}
  • [A] daimi, devamlı, sürekli, kalıcı, baki, sabit, değişmez
permanent assets
  • [N] sabit aktifler
permanent secretary
  • [N] müsteşar (Brit.)
permanent situation
  • [N] sürekli iş
permanent tint
  • [N] sürekli boya
permanent wave
  • [N] perma
permanent way
  • [N] demiryolu döşeli yol
semi- {'semı}
  • [PREF] yarı, yarım
semi-annual {,semı'ænjʋəl}
  • [A] yarıyıllık, altı ayda bir olan
semi-permanent color
  • [N] yarı-kalıcı boya
First permanent font İlk kalıcı yazıtipi
permanent s. kalıcı, daimi; sürekli, devamlı: permanent scar kalıcı iz. permanent solution kalıcı çözüm. permanent chairman daimi başkan. permanent job sürekli iş. She seems to have a permanent smile on her face. Sanki yüzündeki tebessüm hiç eksilmiyor.

i. perma, permanant.
permanent s. sürekli, daimi, aynı halde veya vasıfta kalan. permanent press ütü istemez. permanent wave permanant, bozulmayan. ondule permanence, -cy

i. süreklilik, devam, sebat, istikrar. permanently

z. sürekli olarak, daima, her zaman için.
permanent kalıcı
permanent connection kalıcı bağlantı
permanent error kalıcı hata
permanent file sabit kütük
permanent magnet doğal mıknatıs
permanent magnet moving coil instrument doğal mıknatıslı devinen sargılı alet
permanent press ütü istemez.