İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
| quick-motion camera |
- [N] kamera: hızlı çekim kamerası
|
|
| quick of comprehension |
- [A] anlayışı kuvvetli, zeki
|
|
| crop-eared |
{'krɒp,ıərd}
- [A] kulağı kesilmiş, kısa kesimli {saç}
|
|
| dog-eared |
{'dɒg,ıərd}
- [A] sayfaları kıvrılmış kitap
|
|
| dog-eared book |
- [N] sayfaları kıvrılmış kitap
|
|
| double-quick |
{,dʌbəl'kwık}
- [ADV] hemencecik, çabucak, hızla
- [N] koşar adım
|
|
| quick on the draw |
- [A] hızlı silah çeken, çabuk kavrayan, leb demeden leblebiyi anlayan
|
|
| quick of eye |
- [A] cingöz, açıkgöz, her şeyi gören
|
|
| flap eared |
{'flæpıərd}
|
|
| lop-eared |
{,lɒp'ıərd}
|
|
| quick |
{kwık}
- [A] çabuk, hızla, hızlı, şipşak, seri, tez, atik, hazır, kıvrak, keskin, süratli, hassas, canlı, yaşayan, hayat dolu, alevli {ateş}, sıcak {ocak}, madenli
- [ADV] çabucak, hızla
- [N] canlı, tırnak altındaki hassas et, can alıcı nokta, can evi, öz, civa (Amer.)
|
|
| | |