İngilizce » Türkçe |
Yukarı |
quick |
{kwık}
- [A] çabuk, hızla, hızlı, şipşak, seri, tez, atik, hazır, kıvrak, keskin, süratli, hassas, canlı, yaşayan, hayat dolu, alevli {ateş}, sıcak {ocak}, madenli
- [ADV] çabucak, hızla
- [N] canlı, tırnak altındaki hassas et, can alıcı nokta, can evi, öz, civa (Amer.)
|
|
quick |
s. 1. çabuk, hızlı: as quick as I can elimden geldiği kadar çabuk. quick returns çabuk gelen kazanç. 2. {anlatılanı} çabuk kavrayan, kavrayışlı.
i. tırnağın altındaki hassas et. |
|
quick |
s.i.
z. çabuk, seri, hızlı, tez, süratli; keskin, anlayışlı; işlek, faal; tez elden; titiz, çabuk kızan; gebe, hamile; eski hayatta, canlı, diri;
i. tırnak altındaki hassas et; his;
z. çabucak, süratle, hemen. quick returns çabuk gelen kazanç. as quick as I can elimden geldiği kadar çabuk. to the quick çok hassas ete kadar, en hassas noktaya kadar. the quick and the dead diriler ve ölüler. quickly
z. çabuk, acele. quickness
i. çabukluk, sürat. |
|
quick |
çabuk |
|
Quick |
Hızlı |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
quick-motion camera |
- [N] kamera: hızlı çekim kamerası
|
|
quick of comprehension |
- [A] anlayışı kuvvetli, zeki
|
|
double-quick |
{,dʌbəl'kwık}
- [ADV] hemencecik, çabucak, hızla
- [N] koşar adım
|
|
quick on the draw |
- [A] hızlı silah çeken, çabuk kavrayan, leb demeden leblebiyi anlayan
|
|
quick of eye |
- [A] cingöz, açıkgöz, her şeyi gören
|
|
be quick |
|
|
be quick! |
- [INTRJ] çabuk ol!, çabuk!
|
|
cut smb. to the quick |
- [ID] can evinden vurmak, en hassas noktadan vurmak
|
|
the quick |
|
|
to the quick |
- [ADV] en hassas noktaya, can alıcı noktadan, can evinden, en ince ayrıntısına kadar, sapına kadar
|
|
quick-action |
|
|
quick-change |
{'kwık,tʃeındʒ}
- [A] çabuk değişen, hızlı kıyafet değiştiren
|
|
quick-change artist |
- [N] hızlı kostüm değiştiren artist
|
|
quick-drying |
|
|
quick-eared |
{'kwık,ıərd}
- [A] hassas kulaklı, iyi işiten
|
|
quick-eyed |
{'kwık,aıd}
- [A] keskin bakışlı, anlayışlı, ileriyi gören, sağduyulu, sağgörülü
|
|
quick-fence |
{'kwıkfens}
|
|
quick-fire |
{'kwık,faıər}
|
|
quick-firing |
{'kwık,faırıŋ}
|
|
quick-freeze |
{'kwık,fri:z}
- [V] şoklamak, hızlı dondurmak
|
|
|
|