Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
post-paid {,pəʋst'peıd}
  • [A] posta ücreti ödenmiş
  • [ADV] posta ücreti ödenmiş olarak

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
alarm post
  • [N] alârmda toplanma yeri
I have already paid!
  • [PHR] ödeme: Ben ödeme yaptım!
binding post
  • [N] ekleme halkası, bağlama ucu
bottle post
  • [N] şişeyle denize bırakılan mesaj
carriage paid
  • [A] nakliyesi satıcıya ait
command post
  • [N] kumanda yeri, geçici karargâh
control post
  • [N] kontrol noktası
deaf as a post
  • [A] duvar gibi sağır
Post-Office Department
  • [N] bakanlık: posta bakanlığı (Amer.)
Would you please direct me to the post office?
  • [PHR] gitmek: Postaneye nasıl gideceğimi tarif eder misiniz?
duty-paid {'du:tı,peıd}
  • [A] gümrüğü ödenmiş
finger post {'fıŋgərpəʋst}
  • [N] yön işareti, ima, dolaylı anlatma
first-aid post
  • [N] ilk yardım merkezi
goal post {'gəʋlpəʋst}
  • [N] kale direği
listening post
  • [N] dinleme istasyonu
moor post
  • [N] palamar babası
paid Dinle! {peıd}
  • [A] maaşlı, ödenmiş, ücretli, paralı
paid-in {'peıd,ın}
  • [A] ödenmiş, aidatlarını ödemiş
fully paid-in member
  • [N] aidatlarını ödemiş üye
paid-in capital
  • [N] ödenmiş sermaye

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
post
  • [N] skin, fur, coat, hide, pelt, fell
post dolduran kimse
  • [N] taxidermist
post doldurma ile ilgili
  • [A] taxidermal, taxidermic
post yünü
  • [N] skin wool
tuz ve şap ile işlemek (post)
  • [V] taw
post ,-tu
1. {dressed or undressed} skin, pelt {with its hair, wool, or fur still on it}.
2. {used sarcastically} post, office, position.
3. the position of sheikh in a dervish order.
4. made of a skin or pelt.

__unu çıkarmak /ın/
1. to skin {an animal}.
2. to beat the daylights out of {someone}.

__u deldirmek slang to be hit by a bullet; to be winged.

__ elden gitmek
1. to be killed, be bumped off.
2. to lose one´s position or power.

__ kalpak sheepskin cap.

__ kapmak to obtain a position, get oneself promoted to a position; to do someone out of his post.

__ kavgası struggle over who´s to get an official position.

__u kurtarmak to save one´s skin, manage to escape death.

__una saman doldurmak /ın/ to kill, fill {someone} full of lead.

__u sermek
1. {for a guest} to stay on and on with no apparent thought of leaving.
2. to hold on to one´s position as if one will never quit it.

__u vermek to die, give up the ghost.
post post[u] * {dressed/undressed} skin, pelt {with its hair/wool/fur still on it}. * ({used sarcastically}) post, office, position. * the position of sheikh in a dervish order. * made of a skin/pelt.
post elden gitmek * to be killed, be bumped off. * to lose one's position/power.
post kapmak * to obtain a position, get oneself promoted to a position; to do someone out of his post.
post kavgası * struggle over who's to get an official position.
post guard hair
endüktif post inductive post
post coat
post fur
post hide
post pelt
post skin
POST Hatası POST Error
post dolduran kimse taxidermist n.
post doldurma ile ilgili taxidermal, taxidermic adj.