İngilizce » Türkçe |
Yukarı |
pink |
{pıŋk}
- [A] pembe, ılımlı komünist, solcu {ılımlı}
- [N] karanfil, pembe, ılımlı komünist, en güzel dönem, zirve, uzun ve dar Latin yelkenli tekne
- [V] delmek {süngü ile}, saplamak, kenarını zikzaklı kesmek, kenarını oyalamak, kliketli çalışmak {araba}
|
|
pink |
i. 1. pembe renk. 2. {bir çeşit ufak} karanfil.
s. pembe. |
|
pink |
i.
s. pembe renk; karanfil, bot. Dianthus; en üst derece; İng. tilki avcılarının giydikleri kırmızı ceket; İng. tilki avcısı; k.dili, aşağ. solcu;
s. pembe in the pink of condition sıhhatça en iyi durumda. pink tea A.B.D., k.dili kabul günü. pinkish
s. pembemsi, pembemtırak. pinkness
i. pembelik. |
|
pink |
f. bıçaklamak; ufak delikler açmak; kenarını kertikli kesmek; İng. süslemek, tezyin etmek. pinking shears surfle makası. |
|
pink |
pembe |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
|
|