Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
freeze-up {'fri:zʌp}
  • [N] dondurucu soğuk, şiddetli soğuk

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
deep freeze {,di:p'fri:z}
  • [N] derin dondurucu
deep-freeze Dinle! {,di:p'fri:z}
  • [A] derin dondurucu, derin donduruculu
  • [V] şoklamak, dondurmak, dondurup saklamak
freeze Dinle! {fri:z}
  • [N] donma, don, dondurulma
  • [V] donmak, buzlanmak, dondurucu olmak, buz tutmak, donakalmak, dondurmak, kırmak {cesaret}
freeze-dry Dinle!
  • [V] dondurarak kurutmak {meyve vb.}
pay freeze
  • [N] maaşların dondurulması, ücretlerin dondurulması
price freeze
  • [N] fiyatların dondurulması
quick-freeze Dinle! {'kwık,fri:z}
  • [V] şoklamak, hızlı dondurmak
wage freeze {'weıdʒ,fri:z}
  • [N] ücret dondurulması
freeze f. {froze, frozen}

i. donmak, buz kesilmek; çok üşümek; buz tutmak; dondurmak, buz haline getirmek, buz bağlamak; fiyatları dondurmak, narh koymak; {ikt}. dış üIkelere ait banka mevduatını dondurmak;

i. donma, don. freeze out {A.B.D}., {k}.dili işten veya toplumdan uzaklaşmaya mecbur etmek. freeze over üstü buz tutmak {su}. freeze up tamamen donmak, buz kesilmek; bir kenara çekilip ağzını açmamak. freeze ones blood kanını dondurmak, çok korkutmak. freeze to death soğuktan ölmek, donarak ölmek.
freeze f. {froze, fro.zen}
1. donmak; buz tutmak, buz bağlamak; dondurmak.
2. çok üşümek, donmak: I´m freezing! Donuyorum!

i. donma.
freeze dondurmak
Freeze Column Sütunu Dondur
freeze frame video duruk çerçeveli video
freeze frame video duruk çerçeveli video
freeze one´s blood kanını dondurmak, çok korkutmak.
freeze over üstü buz tutmak.
Freeze Panes Parçaları Dondur
freeze, to dondurmak
freeze-dry f. dondurarak kurutmak.
Split and Freeze Panes Yarı Pencereleri Böl ve Dondur