Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
cure Dinle! {kjʋər}
  • [N] kür, tedavi, şifa, ilaç, çare, derman, reçete, papazlık, imamlık
  • [V] iyileştirmek, tedavi etmek, sertleştirmek, kurutmak
cure f.
1. iyileştirmek, tedavi etmek, sağaltmak, şifa vermek.
2. -e çözüm getirmek, -e çare bulmak.
3. tütsülemek; tuzlamak; kurutmak.
cure i.
1. tedavi, sağaltım.
2. çare, derman, ilaç.
3. şifa.
4. kür.
cure f. şifa vermek, iyi etmek, tedavi etmek, çare bulmak; dumanla tütsüleyerek veya tuzlayarak konserve etmek; sertleşmek {kauçuk gibi}.
cure i. tedavi, çare, derman, ilâç; şifa; kür; konserve yapma. cure-all

i. her derde deva. past cure tedavi edilebilecek haddi aşmış, iyileşmez; çaresiz.

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
past cure
  • [N] ilerlemiş, çaresiz, ümitsiz
cure-all Dinle! {'kjʋərɔ:l}
  • [N] her derde deva
cure of souls
  • [N] imamlık, papazlık
dry-cure {'draıkjʋr}
  • [V] salamurasız konservelemek
faith cure {'feıɵ,kjʋər}
  • [N] telkinle tedavi, imanla tedavi
fasting cure
  • [N] perhiz, rejim
grape cure {'greıpkjʋr}
  • [N] üzüm kürü
rest cure {'restkjʋr}
  • [N] yatak istirahâti
water cure {'wɒtərkjʋr}
  • [N] hidroterapi, su kürü
withdrawal cure
  • [N] uyuşturucu tedavisi, alkol tedavisi
cure all her derde deva i.
cure of souls imamlık, papazlık i.
dry cure salamurasız konservelemek
faith cure telkinle tedavi, imanla tedavi i.
fasting cure perhiz, rejim i.
grape cure üzüm kürü
past cure ilerlemiş, çaresiz, ümitsiz i.
rest cure yatak istirahâti
water cure hidroterapi, su kürü i.
withdrawal cure uyuşturucu tedavisi, alkol tedavisi i.