İngilizce » Türkçe |
Yukarı |
cram |
{kræm}
- [N] kalabalık, izdiham, sınav öncesi yoğun çalışma, inekleme ile öğrenilen şeyler
- [V] tıkmak, tıkıştırmak, tıka basa yedirmek, semirtmek, inekletmek, sınava hazırlamak, tıka basa doldurmak, tıkınmak, ineklemek
|
|
cram |
f.
i. tıkamak, tıkayarak sokmak, sıkıca doldurmak; tıkınmak, tıka basa yemek; imtihan öncesi çok çalışmak;
i. kalabalık, izdiham cram-full
s. dopdolu, ağzına kadar dolu. cram it down his throat ağzına tıkmak, zorla kabul ettirmek. |
|
cram |
cram
kräm
Fiil (D) crammed, cramming
* tıkmak, tıkıştırmak, sıkıştırmak.
* tıkınmak, tıka basa yemek.
* sınav öncesi ineklemek. |
|
cram |
tıkamak, tıkayarak sokmak, sıkıca doldurmak; tıkın |
|
cram |
tık |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
|
|