İngilizce » Türkçe |
Yukarı |
corner |
{'kɔ:rnər}
- [A] köşe, köşede olan
- [N] köşe, açı, ücra yer, kuytu, bölge, bucak, tekel oluşturma, köşe atışı
- [V] köşeye sıkıştırmak, kıstırmak, ele geçirmek, köşe oluşturmak, köşe dönmek, virajı almak
|
|
corner |
f. çıkmaza sokmak, bir köşeye kıstırmak; tekelcilik suretiyle piyasayı ele geçirmek. |
|
corner |
i. 1. köşe, köşe başı. 2. futbol korner, korner vuruşu, köşe atışı. 3. futbol korner, oyun alanının dört köşesinden biri.
f. 1. köşeye sıkıştırmak, kıstırmak. 2. {konuşmak/konuşturmak için} yakalamak. 3. ... piyasasını ele geçirmek. 4. viraj almak. |
|
corner |
1} dirsek {dalga kılavuzu}, 2} köşe |
|
Corner |
Köşede |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
chimney corner |
{'tʃımnı,kɔ:rnər}
|
|
drive smb. into a corner |
|
|
in a tight corner |
|
|
just around the corner |
- [A] eli kulağında
- [ADV] köşeyi dönünce, köşeyi döner dönmez
|
|
take a corner |
|
|
turn the corner |
- [ID] kritik noktayı atlatmak, iyiye gitmek, köşeyi dönmek
|
|
corner kick |
|
|
corner stone |
{'kɔ:rnər,stəʋn}
- [N] temel taşı, esas, temel
|
|
hole-and-corner |
{,həʋlən'kɔ:rnər}
- [A] gizli, el altından, sinsi
|
|
puss in the corner |
|
|
tight corner |
|
|
turn a street corner |
|
|
a warm corner |
|
|
careen around the corner |
{motorlu araç} yan yatarak köşeyi dönmek. |
|
corner detection |
köşe sezimi |
|
corner detection |
köşe sezimi |
|
corner frequency |
köşe sıklığı |
|
corner frequency |
köşe sıklığı |
|
Corner Handles |
Köşe Tutamakları |
|
corner kick |
futbol korner vuruşu, köşe atışı. |
|
|
|