butt |
{bʌt}
- [N] sap, dipçik, izmarit, dip kısım, hedef, nişan, maskara, kafa atma, tos, popo
- [V] kafa atmak, toslamak, boynuzlamak
|
|
butt |
{bʌt}
|
sl. |
cigarette butt |
|
|
butt end |
- [N] dipçik, enli uç veya sap
|
|
butt in |
- [V] burnunu sokmak, karışmak, maydanoz olmak
|
|
butt joint |
|
|
rifle butt |
{'raıfəl,bʌt}
|
|
spot-weld |
- [V] nokta kaynağı ile tutturmak
|
|
weld |
{weld}
- [N] kaynak, kaynak yeri
- [V] kaynak yapmak, leğimlemek, kaynamak, birleşmek
|
|
butt |
i. herhangi bir şeyin enli ucu veya sapı; dipçik; izmarit; {argo}, {slang} popo, kıç. |
|
butt |
i.
f. alay konusu olan kimse; nişan talimi yapılan yerin arkasındaki duvar veya toprak yığını;
f. bitişik olmak; bitişmek; iki şeyin enli uçlarını birbiriyle birleştirmek. |
|
butt |
i. fıçı {şarap, bira}, damacana; bir oylum ölçü birimi, 477 litre. |
|
butt |
f.
i. tos vurmak, boynuz atmak; kafa atmak; araya girmek, karışmak, burnunu sokmak;
i. tos, kafa. |
|
butt |
f. 1. tos vurmak, süsmek, boynuzlamak. 2. kafa atmak. |
|
butt |
i. 1. uç, sap. 2. dipçik. 3. izmarit. 4. argo popo, kıç. |
|
butt |
i. alay konusu kimse. |
|
butt in |
araya girmek, karışmak, burnunu sokmak. |
|
butt in on |
-e karışmak, -e burnunu sokmak. |
|
spot-weld |
f. nokta/punta kaynağı yapmak.
i. nokta/punta kaynağı. |
|
weld |
f. 1. kaynak yapmak, kaynak yaparak birleştirmek, kaynatmak; kaynamak. 2. sıkıca birleştirmek.
i. 1. kaynak yeri. 2. kaynak. |
|
|