Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
bearer Dinle! {'beərər}
  • [N] taşıyan, taşıyıcı, götüren, getiren, hamil, tabut taşıyıcı
bearer i. üzerinde taşıyan kimse, elinde bulunduran kimse.
bearer i. taşıyan kimse, hamil kimse; götüren kimse; tabut taşıyan kimse; rutbe veya makam sahibi; hamal. to the bearer hamiline.
bearer destek
bearer bear.er ber'ır İsim * üzerinde taşıyan kimse, elinde bulunduran kimse.

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
admit bearer
  • [V] giriş izni olanı almak, giriş kartı olanı almak
a good bearer
  • [N] meyve veren ağaç, bol meyve veren ağaç
bearer check
  • [N] hamiline çek
bearer of good tidings
  • [N] müjdeci
bearer of ominous tidings
  • [N] felâket tellalı, kötü haber getiren kimse
lathe bearer
  • [N] torna aynası
office-bearer {'ɒfıs,beərər}
  • [N] görevli, memur, göreve atanmış kimse
payable to bearer
  • [A] hamiline ödenebilir
shield-bearer
  • [N] kalkan taşıyıcı
standard-bearer Dinle! {'stændərd,beərər}
  • [N] bayraktar, sancaktar, elebaşı
stretcher-bearer {'stretʃər,beərər}
  • [N] sedye taşıyan hastabakıcı
Water Bearer {'wɒtər,beərər}
  • [NPR] kova: Kova burcu (astr.), kova: Kova takımyıldızı (astr.), kova: Kova (astr.)
bearer bond hamiline senet
bearer cheque hamiline çek
bearer services taşıyıcı hizmetler
bearer services taşıyıcı hizmetler
bearer share hamiline hisse
payable to bearer hamiline ödenecek.
standard-bearer i.
1. bayraktar, sancaktar, alemdar.
2. bayraktar, önder.
stretcher-bearer i. sedyeci, sedye taşıyan kimse, teskereci.