ingilizce sözlük
İngilizce - Türkçe Sözlük
www.ingilizce-sozluk.net
Online İngilizce - Türkçe Sözlük, İngilizce Sözlük, İngilizce Çeviri
Menü
Türkçe
İngilizce
Anasayfa
Son Aranan Kelimeler
En Çok Aranan Kelimeler
Araçlar
İletişim
Sonuçlar
İngilizce » Türkçe
Yukarı
land ho!
[INTRJ]
kara göründü!
İngilizce » Türkçe
İlişkili Sonuçlar
Yukarı
arable land
[N]
sürülebilir arazi, işlenebilir toprak
crash-land
{'kræʃlænd}
[V]
mecburi iniş yapmak
farm land
{'fɑ:rmlænd}
[N]
çiftlik arazisi
force-land
{'fɔ:rslænd}
[V]
inişe zorlamak, zorunlu iniş yapmak
foreign land
[N]
yabancı ülke
land
{lænd}
[N]
kara, toprak, memleket, arsa, vatan, arazi, diyar, ülke
[V]
karaya çıkmak, yere inmek, düşmek, karaya ayak basmak, yenmek, kazanmak, indirmek, karaya çıkartmak, sokmak, çakmak, vurmak, yapmak
a piece of land
[N]
arazi parçası
by land
[ADV]
karadan
Holy Land
[NPR]
Filistin
make land
[V]
karaya çıkmak
no-man's land
[N]
toprak: sahipsiz toprak, arazi: cepheler arasındaki arazi, bölge: sahibi tartışmalı bölge
piece of land
[N]
toprak parçası
step on to land
[V]
karaya ayak basmak
What time does the ship land?
[PHR]
varmak: Gemi ne zaman varıyor?
land agent
[N]
emlakçı, malikâne kâhyası
land a good contract
[V]
iyi bir sözleşme yapmak
land a prize
[V]
ödül kazanmak
land bank
[N]
emlâk bankası
land cerriage
[N]
kara taşımacılığı
land crab
[N]
kum yengeci