İngilizce » Türkçe |
Yukarı |
sift |
{sıft}
- [V] elemek, kalburdan geçirmek, kevgirle serpmek, gözden geçirmek, iyiyi kötüyü ayırmak, ince eleyip sık dokumak, titizlikle araştırmak
|
|
sift |
f. 1. elekten geçirmek, elemek; kalburdan geçirmek, kalburlamak. 2. {through} incelemek, tetkik etmek, inceleyerek okumak. 3. {out} from inceleyerek {bir grubu} {başka bir gruptan} ayırmak: It´s been hard to sift out the truth from the lies. Doğruyu yalandan ayırmak zor oldu. |
|
sift |
f. kalburdan geçirmek, elemek; incelemek, soruşturmak; ayırmak. sift out kalburdan geçirip ayırmak. siftings
i. çoğ. kalbur içinde kalan çerçöp. |
|
sift |
elemek |
|
sift |
sift
sîft
Fiil
* elekten geçirmek, elemek; kalburdan geçirmek, kalburlamak.
* [{through}] incelemek, tetkik etmek, inceleyerek okumak.
* [{out} from] inceleyerek {bir grubu} {başka bir gruptan} ayırmak. |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
|
|