Sonuçlar

Türkçe » İngilizce Yukarı
yavru
  • [N] baby, cub, little one, nestling, young, young animal, youngster
yavru
1. young animal: kedi yavrusu kitten. köpek yavrusu puppy, pup.
2. child.
3. slang sexy, good-looking young woman.

yavrum darling, dear, honey {affectionate form of address}.

yavru atmak {for an animal} to abort.
yavru * young animal: kedi yavrusu kitten. köpek yavrusu puppy, pup. * child. argo * sexy, good-looking young woman.
yavru offspring
yavru babe

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
annesinin terkettiği elde büyütülmüş (yavru)
  • [A] cade
annesiz (yavru)
  • [A] udderless
en çelimsiz yavru
  • [N] runt
kısrak (yavru)
  • [N] filly
yavru balık
  • [N] fry
yavru balina
  • [N] whale calf
yavru domuz
  • [N] pig: sucking pig, piglet
yavru geyik boynuzu
  • [N] spike
yavru hayvan derisi
  • [N] kip
yavru horoz
  • [N] cockerel
yavru köpek
  • [N] pup, puppy
yavru kurt
  • [N] wolf cub, cub scout
yavru kuş
  • [N] chick, chicken, fledgeling, fledgling, nestling, squab chick
yavru (yırtıcı hayvan)
  • [N] whelp
yavru kedi
1. kitten. kitty.
leyleğin attığı yavru * outcast, pariah, someone despised by former friends.
yavru kısrak filly
n.yavru kuş:v.yerleştir:prep.yerleştirerek nestling
yavru doğuran viviparous
(hayvan) yavru babunbaby