 İngilizce » Türkçe  |
Yukarı  |
| waver |
 {'weıvər}
- [V] titreşmek, titremek, sallanmak, bocalamak, sendelemek, tereddüd etmek, duraksamak
|
|
| waver |
f.
i. sallanmak; titremek; sendelemek; tereddüt etmek, duraksamak, kararsız olmak;
i. sallanma; tereddüt, kararsızlık. waveringly z .tereddüt ederek, kararsızlık içinde. |
|
| waver |
f.
1. {karara vardıktan sonra} tereddüde düşmek.
2. {iki seçenek/durum arasında} bocalamak.
3. {alev} titremek.
4. sallanmak, sendelemek.
i.
1. tereddüde düşme.
2. bocalama.
3. {alev için} titreme.
4. sallanma, sendeleme. |
|
| waver |
wa.ver
wey'vır
Fiil
* sallanmak.
* titremek.
* sendelemek.
* tereddüt etmek, kararsız olmak.
İsim
* sallanma.
* tereddüt, kararsızlık. |
|
| waver |
sallanmak; titremek; sendelemek; tereddüt etmek, d |
|
|
| İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
|
|
