Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
tumble Dinle! {'tʌmbəl}
  • [N] düşme, düşüş, takla, perende, dönme, karışıklık
  • [V] düşmek, devrilmek, yıkılmak, yuvarlanmak, perende atmak, takla atmak, tepetaklak olmak, dönmek, karıştırmak, dağıtmak, bozmak
tumble f.
1. düşmek, yıkılmak; düşürmek, yıkmak.
2. yuvarlanmak; yuvarlamak.
3. takla atmak.
4. karıştırmak, altüst etmek.
5. örselemek.
6. {to} İng., k. dili {-i} çakmak, anlamak, kavramak.

i.
1. düşüş.
2. takla.
tumble f.

i. düşmek, yıkılmak, devrilmek; yuvarlanmak; acele ve dikkatsizce yürümek; takla atmak; karıştırmak, altüst etmek; örselemek; yıkmak, devirmek, yuvarlamak, düşürmek; cila makinasında yuvarlayıp temizlemek;

i. düşüş, yuvarlanma; taklak; A.B.D., k.dili fırsat. tumble in yuvarlanır gibi girmek, cumburlop düşmek, içine düşmek; yatağa girmek. tumble out of bed yataktan fırlamak. tumble to k.dili anlamak. tumble up çabucak güverteye çıkmak. all in a tumble tamamen altüst.
tumble tum.ble t^m'bıl Fiil * düşmek, yıkılmak; düşürmek, yıkmak. * yuvarlanmak; yuvarlamak. * takla atmak. * karıştırmak, altüst etmek. * örselemek. British, colloquial * [{to}] {-i} çakmak, anlamak, kavramak. İsim * düşüş. * takla.
tumble düşmek, yıkılmak, devrilmek; yuvarlanmak; acele ve

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
rough-and-tumble Dinle! {,rʌfən'tʌmbəl}
  • [A] kıran kırana, ite kaka, saç saça başbaşa
  • [N] kıran kırana kavga, kargaşa, karışıklık
all in a tumble
  • [ADV] karmakarışık, darmadağınık
give smb. a tumble
  • [V] hayrete düşürmek, şaşırtmak
tumble down
  • [V] düşmek, devrilmek, yıkılmak
tumble down over
  • [V] üzerine yıkılmak, takla atmak
tumble drier
  • [N] kurutma makinesi {dönen}
tumble drying
  • [N] makinede kurutma
tumble in prices
  • [N] fiyatlarda düşme
tumble into
  • [V] kendini bırakmak, kendini içinde bulmak
all in a tumble altüst, karmakarışık.
rough-and-tumble s.

i. intizamsız ve kuralsız {durum}.