Sonuçlar

Türkçe » İngilizce Yukarı
sınırlı
  • [A] limited, restricted, determinate, contracted, finite, measurable, narrow, parochial, scant, scanty, scarce, slender, stinted, strait
  • [ABBR] Ltd
sinirli
  • [A] nervous, upset, nervy, mad, pissed off (sl.), high-strung, ill-conditioned, apoplectic, apoplectical, bristly, choleric, edgy, hot-blooded, hot-headed, huffish, huffy, humor: out of humor, irate, ireful, irritable, jumpy, liverish, edge: on edge, peeved, ratty, shirty, short-tempered, spunky, testy, uptight, waxy, wild, wrought-up
  • [ADV] discomposedly, pet: in a pet
sınırlı
1. /la/ bounded by.
2. limited, restricted.

sınırlı doğru math. segment, line segment.

sınırlı sayı math. finite number.

sınırlı sorumlu ortaklık law limited liability company.
sinirli
1. quick to anger, quick-tempered.
2. angry, in a temper; heated, irate.
3. tense and irritable, edgy, nervous.
4. full of sinews, sinewy, tendinous.
sınırlı * bounded by. * limited, restricted.

Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar Yukarı
seçimle gelen sınırlı yetkili yönetici
  • [N] sheriff
sınırlı sahiplik (miras)
  • [N] tail
sınırlı sorumlu ortak
  • [N] limited partner
Sinirli olduğunuzu biliyorum.
  • [PHR] upset: I know you're upset.
sinirli bakmak
  • [V] scowl
sinirli (et)
  • [A] sinewed, sinewy
sinirli olarak
  • [ADV] nervously
sinirli olmak
  • [V] nervous: be nervous, hype: be hyped up, jitter: have the jitters
sinirli ruh hali
  • [N] temper: frayed temper
sinirli sinirli oynamak
  • [V] fidget with
sinirli tip
  • [N] hothead
sınırlı sayı matematik * finite number.
sınırlı sorumlu ortaklık hukuk * limited liability company.
adv.daha sinirli:adj.sinirli angrier
en sinirli angriest
v.sinirlen:adj.sinirli annoyed
v.sınırlandır:adj.sınırlı bounded
v.sınırlı tut:n.kramp cramp
v.sınırlı tut:adj.engellenmiş cramped
çok sinirli distraught