Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
stuck-up Dinle! {,stʌk'ʌp}
  • [A] kendini beğenmiş, kibirli, burnu havada
stuck-up s. k. dili burnu havada olan, kendini beğenmiş.
stuck-up stuck-up st^k'^p Sıfat, colloquial * burnu havada olan, kendini beğenmiş.

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
stuck fast
  • [A] kötü takılmış, sıkışmış
be stuck
  • [V] çakılıp kalmak, çıkamamak, saplanmak, sıkışmak, tutulmak
be stuck for
  • [V] eksikliğini çekmek, karşılayamamak
be stuck on
  • [V] aşık olmak, bağlanmak, tutulmak, vurulmak
be stuck with
  • [V] üstlenmek, yüklenmek
stuck bak. stick;

s. saplanmış; sıkışmış; takılmış; yapışmış. stuck on k.dili. âşık, tutkun, vurgun. get stuck saplanmak; yolda kalmak; batmak.
stuck f. bak. stick
2.
stuck up
1. azametli.