İngilizce » Türkçe  |
Yukarı  |
split-up |
{'splıt,ʌp}
- [N] yarılma, kopma, parçalanma, ayrılma, boşanma, paylaştırma, dağıtma
|
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
banana split |
|
|
split hairs |
- [ID] kılı kırk yarmak, ince eleyip sık dokumak, titiz davranmak
|
|
split-level house |
- [N] ev: odalarının seviyeleri farklı ev
|
|
lickety-split |
|
|
split pea soup |
- [N] çorba: bezelye çorbası
|
|
split |
{splıt}
- [A] çatlamış, yarık, çatlak, kırık, ayrık, ayrılmış
- [N] yarık, yarma, yarılma, çatlama, kırılma, kopma, parçalanma, ayrılma, bozuşma, boşanma, bölünme, yarım parça, yarım şişe içecek, muhbir, ispiyoncu, hafiye, dondurmalı tatlı
- [V] yarmak, paylaştırmak, bölüştürmek, bölmek, parçalamak, ayırmak, kırmak, yıkmak, mahvetmek
|
|
Let's split the bill. |
- [PHR] bölmek: Hesabı bölelim.
|
|
split off |
- [V] yarılmak, parçalanmak, ayrılmak, bölünmek
|
|
split on |
- [V] ele vermek, ispiyonlamak, hakkında bilgi vermek
|
|
split one's sides |
- [ID] gülmekten katılmak, katıla katıla gülmek
|
|
split one's sides with laughter |
- [ID] gülmekten katılmak, gülmekten yarılmak, katıla katıla gülmek
|
|
split peas |
- [N] kırık bezelye, çorbalık bezelye
|
|
split personality |
- [N] çift kişiliklilik, ikiz kişilikli olma
|
|
split second |
|
|
split-second |
{,splıt'sekənd}
|
|
split ticket |
- [N] çok partili oy pusulası, birleşik oy pusulası
|
|
split up |
- [V] taksim etmek, paylaştırmak, bölünmek, ayrılmak, paylaşılmak
|
|
split-second watch |
|
|
Close a window split |
yarım pencereyi kapat |
|
Confirm Multiple Split from Original |
Özgünden Çoklu Ayırmayı Onayla |
|
|
Türkçe » İngilizce İlişkili Sonuçlar |
Yukarı  |
|
|