Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
slim Dinle! {slım}
  • [A] ince, narin, ince belli, zayıf, az, yetersiz, azıcık, kurnaz
  • [V] zayıflatmak, zayıflamak, incelmek, kilo vermek, rejimle zayıflamak, rejim yapmak
slim s. {-mer, -mest} ince, uzun yapılı; zayıf; yetersiz, cüzi. slimly

z. ince olarak. slimness

i. incelik.
slim f. {-med, -ming} incelmek, inceltmek. slim down kilo vermek, incelmek.
slim s. {

slimmer,

slimmest}
1. ince.
2. zayıf, az {ihtimal/ümit}.
slim f. {

slimmed,

slimming}
1. kilo vermek.
2. inceltmek; ince bir görünüm vermek.

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
slim cigarette
  • [N] sigara: ince sigara
slim down
  • [V] azaltmak, düşürmek
slim waisted
  • [A] ince belli
slim pickings k. dili kıtlık, darlık, imkânsızlık.
slim pickings Konuşma Dili * kıtlık, darlık, imkânsızlık.
slim down zayıfla
slim cigarette ince sigara i.
slim down azaltmak, düşürmek f.
slim waisted ince belli s.