Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
sleep Dinle! {sli:p}
  • [N] uyku, uyuma, kış uykusu, uyku hali, ölüm
  • [V] uyumak, uyuklamak, gecelemek, kalmak, fırıl fırıl dönmek, çok hızlı dönmek, yatacak yer sağlamak
sleep i. uyku. beauty sleep ilk uyku, gece yarısından evvelki uyku; güzellik uykusu. broken sleep devamlı olmayan uyku, kesik kesik uyuma. go to sleep uyumak uykuya dalmak: {ayak el} uyuşmak karıncalanmak. last sleep olum, son uyku. putto sleep yatırmak; hayvanın canını yakmadan. öldürmek. talk in ones sleep uykuda sayıklamak. walk in ones sleep uykuda gezmek. the sleep of the just vicdan rahatlığından ileri gelen deliksiz uyku.
sleep f. {slept} uyumak; uyuşuk bir halde olmak; hareketsiz durumda olmak. sleep away veya off uyuyarak geçirmek. sleep in {hizmetçi} evde yatmak; geç vakte kadar uyumak. sleep like a log veya top ölü gibi uyumak. sleep on istihareye yatmak, bir mesele üzerinde düşünmek için bir gün ertelemek. sleep the clock round on iki saat aralıksız uyumak. sleep with cinsi ilişkide bulunmak.
sleep i. uyku.
sleep f. {slept} uyumak.

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
affect to sleep
  • [V] uyuma numarası yapmak
beauty sleep
  • [N] güzellik uykusu
cry oneself to sleep
  • [V] ağlarken uyuyakalmak
sleep like a dormouse
  • [ID] ölü gibi uyumak
sleep double
  • [V] yatakta iki kişi yatmak, birlikte yatırmak