ingilizce sözlük
İngilizce - Türkçe Sözlük
www.ingilizce-sozluk.net
Online İngilizce - Türkçe Sözlük, İngilizce Sözlük, İngilizce Çeviri
Menü
Türkçe
İngilizce
Anasayfa
Son Aranan Kelimeler
En Çok Aranan Kelimeler
Araçlar
İletişim
Sonuçlar
İngilizce » Türkçe
Yukarı
silver-side
{'sılvər,saıd}
[N]
sığır budunun dış tarafı
İngilizce » Türkçe
İlişkili Sonuçlar
Yukarı
get out af the bed on the wrong side
[ID]
ters tarafından kalkmak, aksiliği üstünde olmak
the other side of the coin
[N]
madalyonun öteki yüzü
debit side
{'debıt,saıd}
[N]
borç tarafı
on the distaff side
[ADV]
ana tarafından
distaff side
[N]
ana tarafı, kadın kısmı
{aile}
East Side
[NPR]
Manhattan'ın doğusunda kalan bölge
Are there any side effects associated with this medicine?
[PHR]
etki: Bu ilacın herhangi bir yan etkisi var mı?
flip side
[N]
plağın ikinci ve daha önemsiz kısmı
on the further side of
[ADV]
ötesinde
this side of Jordan
[N]
bu dünyada
silver jubilee
[N]
yirmibeşinci yıldönümü
lee side
[N]
rüzgâraltı taraf, rüzgâr almayan taraf
left-hand side
[A]
soldaki
[N]
sol taraf
on the left-hand side
[A]
soldaki
made of silver
[A]
gümüşten yapılmış
side mirror
[N]
ayna: yan aynası
(aut.)
nitrate of silver
[N]
gümüş nitrat, cehennem taşı
on the opposite side
[A]
karşı tarafta
Please part my hair on the left side.
[PHR]
ayırmak: Saçımı sol tarafa ayırın, lütfen.
range oneself on the side of
[V]
tarafına geçmek, yanında yeralmak