Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
shift Dinle! {ʃıft}
  • [N] mesai, vardiya, ekip, çalışma grubu, değişme, değiştirme, değişiklik, çözüm, çare, bahane, kaçamak, yer değiştirme, rotasyon, kadın iç gömleği, kombinezon
  • [V] değiştirmek, değişmek, yön değiştirmek, vites değiştirmek, lafı çevirmek, kaçamak cevap vermek, yerini değiştirmek, yüklemek, tıkınmak, devirmek {içki}, başından savmak
shift {i.} değişme; değişilen şey; tedbir, son çare; hile; çuval elbise; vardiya, nöbet; {oto.} şanjman.
shift {f.} yer değiştirmek; değiştirmek, değişmek; vites değiştirmek; uydurmak, idare etmek, shift for oneself kendini geçindirmek. shift the helm dümen kırmak, dümeni karşı tarafa basmak.
shift i.
1. {rüzgâr için} yönünü değiştirme.
2. vardiya.
3. çok sade bir çeşit kadın elbisesi.
shift f.
1. kımıldanmak: He shifted about uneasily in the doorway. Kapının eşiğinde endişeyle kımıldandı.
2. {rüzgâr} yön değiştirmek, {rüzgârın} yönü değişmek.
3. {araçtaki yük} bir tarafa kaymak.
4. {bir şeyi} {bir yerden başka bir yere} geçirmek; -in yerini değiştirmek: He shifted the suitcase from his right hand to his left. Bavulu sağ elinden sol eline geçirdi. Let´s shift the furniture around. Mobilyaların yerlerini değiştirelim.

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
day shift {'deıʃıft}
  • [N] gündüz şifti, gündüz vardiyası
gear shift {'gıər,ʃıft}
  • [N] vites değiştirme, vites kolu
shift into high
  • [N] büyük vitese takmak
night shift {'naıtʃıft}
  • [N] gece şifti, gece mesaisi
automatic shift
  • [N] vites: otomatik vites
make shift
  • [V] idare etmek, yetinmek
There is something wrong with the gear shift.
  • [PHR] kol: Vites kolunda bir sorun var.
shift away
  • [V] kaçıp gitmek, sıvışmak
shift down
  • [V] vites küçültmek
shift for oneself
  • [ID] başının çaresine bakmak, kendini geçindirmek
shift one's ground
  • [ID] konuyu değiştirmek
shift up
  • [V] vites büyütmek
shift work {'ʃıftwɜ:rk}
  • [N] vardiyalı iş
shift worker {'ʃıftwɜ:rkər}
  • [N] vardiyalı işçi
stick shift
  • [N] manuel vites