I'd like a pound of apples. |
- [PHR] elma: Yarım kilo elma rica ediyorum.
|
|
I would like one pound of assorted chocolates. |
- [PHR] karışık: Yarım kilo karışık çikolata rica ediyorum.
|
|
I'd like a pound of bananas. |
- [PHR] muz: Yarım kilo muz rica ediyorum.
|
|
I'd like a pound of chicken breasts. |
- [PHR] göğüs: Yarım kilo tavuk göğsü rica ediyorum.
|
|
I'd like a pound of cherries. |
- [PHR] vişne: Yarım kilo vişne rica ediyorum.
|
|
foolish |
{'fu:lıʃ}
- [A] aptal, sersem, enayi, akılsız, ahmak, aptalca, saçma, gülünç
|
|
green pound |
|
|
pound smb. to a jelly |
|
|
I'd like a pound of peaches. |
- [PHR] şeftali: Yarım kilo şeftali rica ediyorum.
|
|
penny-wise and pound-foolish |
- [A] ufak şeylerde hasis büyük şeylerde müsrif
|
|
I'd like a pound of pork chops. |
- [PHR] domuz: Yarım kilo domuz eti rica ediyorum.
|
|
I'd like a pound of potatoes. |
- [PHR] patates: Yarım kilo patates rica ediyorum.
|
|
pound |
{paʋnd}
- [N] libre {453 gr.}, sterlin, pound, vurma, dövme, darbe, sahipsiz hayvanların tutulduğu yer, sahipsiz araçların tutulduğu yer, hapishane, ağıl, zor pozisyon
- [V] vurmak, dövmek, ezmek, yumruklamak, havanda dövmek, topa tutmak, çarpmak, küt küt atmak, ağıla kapamak
|
|
half a pound |
|
|
pound along |
- [V] güm güm basarak yürümek, dalgalarla boğuşmak
|
|
pound up |
|
|
I'd like a pound of salami. |
- [PHR] salam: Yarım kilo salam rica ediyorum.
|
|
I'd like a pound of tomatoes. |
- [PHR] domates: Yarım kilo domates rica ediyorum.
|
|
apothecaries´/troy pound |
{12 ounces} 373 gram. |
|
avoirdupois pound |
{16 ounces} 453 gram. |
|