Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
nerve-racking Dinle! {'nɜ:rv,rækıŋ}
  • [A] sinir bozucu, sinirlendiren
nerve-racking s. sinir bozucu.
nerve-racking nerve-rack.ing nırv'räkîng Sıfat * sinir bozucu.

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
acoustic nerve
  • [N] duyma siniri, akustik siniri
median nerve
  • [N] medyan siniri
nerve Dinle! {nɜ:rv}
  • [N] asap, sinir, cüret, yüzsüzlük, cesaret, soğukkanlılık, çaba, gayret, damar {yaprak}
  • [V] cesaret vermek, guçlendirmek
have the nerve to
  • [V] cüret etmek, yüzsüzlük etmek, çekinmemek
have the nerve to do
  • [V] cesareti olmak
lose one's nerve
  • [V] ürkmek, cesaretini kaybetmek
nerve agent
  • [N] sinir gazı
nerve center {'nɜ:rv,sentər}
  • [N] sinir merkezi, komuta merkezi
nerve gas
  • [N] sinir gazı
nerve oneself
  • [V] cesaretini toplamak, cesur olmak, kendini hazırlamak
nerve-wracking Dinle! {'nɜ:rv,rækıŋ}