Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
hustle Dinle! {'hʌsəl}
  • [N] ivedi
  • [V] itmek, itelemek, dürtmek, acele ettirmek, sıkıştırmak, sıkboğaz etmek, acele etmek, itişip kakışmak, koşuşturmak, çabuk olmak, hile ile satmak, yaltaklanmak, fahişelik yapmak
hustle f.

i. kalabalıkta itişmek, itişip kakışmak; itip kakmak; acele ettirmek veya etmek; eline çabuk olmak; A.B.D., argo hileli satış yapmak, hile ile para kazanmak; A.B.D., argo fahişelik yapmak;

i. itişip kakışma, acele, telâş; k.dili hummalı faaliyet. hustle up A.B.D., k.dili yapıvermek. hustler

i. eline çabuk kimse, çok faal kimse; kalpazan kimse; fahişe.
hustle i. hareketlilik, koşuşturma.

f.
1. acele etmek, çabuk olmak; iki ayağını bir pabuca sokmak, acele ettirmek.
2. k. dili gözünü dört açıp çok çalışmak.
3. argo fahişelik yapmak.
hustle hus.tle h^s'ıl İsim ·(bakınız) "hustle and bustle" "get a hustle on" Fiil, colloquial * acele etmek, çabuk olmak; iki ayağını bir pabuca sokmak, acele ettirmek. * gözünü dört açıp çok çalışmak. * fahişelik yapmak.
hustle kalabalıkta itişmek, itişip kakışmak; itip kakmak;

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
hustle and bustle
  • [N] itip kakma, itişme, koşuşturma, yoğun faaliyet, dolandırma
hustle up
  • [V] yapıvermek
get a hustle on k. dili acele etmek, çabuk olmak.
hustle and bustle hareketlilik, koşuşturma.
hustle s.o. into birini apar topar {bir yere} sokmak.
hustle s.o. off to birini apar topar {bir yere} götürmek.
hustle s.o. out of birini apar topar {bir yerden} çıkarmak.
get a hustle on Konuşma Dili * acele etmek, çabuk olmak.
hustle and bustle * hareketlilik, koşuşturma.
hustle someone into * birini apar topar {bir yere} sokmak.
hustle someone off to * birini apar topar {bir yere} götürmek.
hustle someone out of * birini apar topar {bir yerden} çıkarmak.
hustle and bustle itip kakma, itişme, koşuşturma, yoğun faaliyet, dolandırma i.
hustle up yapıvermek