İngilizce » Türkçe |
Yukarı |
heart |
{hɑ:rt}
- [N] kâlp, yürek, gönül, can, vicdan, cesaret, orta kısım, göbek, kupa
|
|
heart |
i. yürek, kalp; gönül, can; göğüs; vicdan; merkez, orta, orta yer; öz, can damarı; kuvvet, enerji; cesaret, şevk; verimlilik; kalp şeklinde herhangi bir şey; iskambil kupa; {çoğ}. bir iskambil oyunu. heert disease kalp hastalığı. a person after ones own heart gönlüne göre biri, tam istediği gibi bir kimse. at heart içten, hakikatte, içyüzünde. by heart ezbere. cry ones heart out doyasıya ağlamak. do ones heart good gönlünü ferahlatmak, sevindirmek. eat ones heart out kendini yemek, çok üzülmek; özlemek. from my heart bütün kalbimle, en samimi hislerimle. get to the heart of özüne inmek, esas anlamını kavramak. have a change of heart fikir veya davranışlarını değiytirmek. have a heart sempatik olmak; insaflı davranmak, merhamet etmek. Have a heartl insaf be ! have ones heart in ones mouth yüreği ağzına gelmek, ödü kopmak. His heart is in the right place iyi niyetlidir. in ones heart of hearts kalbinin derinliklerinde. make ones heart bleed kalbini kırmak, üzmek. set ones heart on çok istemek. sick at heart meyus, üzgün, kederli. take heart cesur olmak, cesaretlenmek. take to heart ciddi olarak düşünmek; içine işlemek; merak etmek. to ones hearts content doya doya, kana kana. wear ones heart on ones sleeve hislerini belli etmek, açık kalpli olmak. with all my heart bütün kalbimle, samimi olarak. with heart and soul seve seve, canla başla. |
|
heart |
i. 1. yürek, kalp. 2. kasap. yürek. 3. gönül, can. 4. merkez, orta. 5. {marul, enginar v.b.´nde} göbek. 6. öz, can damarı. 7. kuvvet, enerji. 8. cesaret, şevk. 9. isk. kupa. |
|
Heart |
Kupa |
|
heart |
kalp |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
athletic heart |
- [N] sporcu kalbi, güçlü kalp
|
|
bare one's heart |
- [ID] içini dökmek, kâlbini açmak
|
|
big heart |
|
|
bitterness of heart |
|
|
breaking one's heart |
|
|
break one's heart |
|
|
change of heart |
- [N] fikir değişmesi, inanç değişmesi
|
|
to one's heart's content |
- [ADV] canı istediği kadar, doya doya
|
|
dickey heart |
|
|
dicky heart |
|
|
affairs of the heart |
- [N] gönül iğleri, gönül işleri
|
|
after my own heart |
|
|
after one's heart |
- [ADV] istediği gibi, gönlüne göre, gönlünce
|
|
after one's own heart |
- [ADV] istediği gibi, gönlüne göre, gönlünce
|
|
at heart |
- [ADV] aslında, iç yüzünde
|
|
bleeding heart |
|
|
by heart |
|
|
from one's heart |
- [ADV] bütün kalbiyle, yürekten
|
|
have a heart! |
- [INTRJ] insaf!, el insaf!
|
|
have no heart |
- [ID] kalpsiz olmak, insafsız olmak, yüreksiz olmak, cesareti olmamak, canı istememek, istekli olmamak
|
|
|
|