Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
frail Dinle! {freıl}
  • [A] kolay kırılır, narin, zayıf, çelimsiz, ahlaksız, hafif, yavan, tatsız
frail s. kolay kırılır; kolay bozulur; zayıf; zayıf ahlâklı, kolayca günah işleyebilir. frailly

z. kolay kırılabilir şekilde; zayıf ahlâklı olarak. frailty

i. zayıflık, manevi zaaf. human frailty kolayca günah işleyebilme eğilimi, beşer zafiyetleri.
frail i. kuru yemiş küfesi; bir küfelik kuru yemiş.
frail s.
1. ince ve zayıf nahif; ince ve güçsüz; hafif ve kırılgan.
2. zayıf {umut, şans v.b.}.
frail frail freyl Sıfat * ince ve zayıf nahif; ince ve güçsüz; hafif ve kırılgan. * zayıf {umut, şans v.b.}.