Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
flame Dinle! {fleım}
  • [N] alev, hiddet, parlaklık, alev kırmızısı, sevgili, göz ağrısı
  • [V] alevlenmek, alev alev yanmak, alev almak, kızarmak, kıpkırmızı olmak
flame i. alev, yalaz, ateş; hiddet, şiddet; aşk, aşk ateşi; {k}.dili sevgili. flame-colored

s. ateş rengi. flameproof

s. ateş almaz, yanmaz, ateş geçmez. flame test {kim}. alev testi. flame thrower {ask}. yanar benzin saçan bir silâh. flametree

i. alev ağacı, alpa gülü. an old flame eski sevgili. burst into flame tutuşmak, alev almak. fan the flames ateşi yelpazelemek, alevlendirmek, kışkırtmak. in flames alevler içinde, yanmakta.
flame f. alevlenmek, alev çıkarmak, alev alev yanmak; {mec}. alevlenmek, yanmak, tutuşmak; öfkelenmek; parlamak, alev gibi kızarmak. flame up alevlenmek, tutuşmak.
flame i.
1. alev, yalaz.
2. k. dili sevgili.

f. alev alev yanmak.
flame flame fleym İsim * alev, yalaz. Konuşma Dili * sevgili. Fiil * alev alev yanmak.

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
an old flame of mine
  • [N] eski sevgilim, eski göz ağrım
fan the flame
  • [ID] ateşi körüklemek, yangına körükle gitmek, kışkırtmak
old flame
  • [N] sevgili: eski sevgili
flame-proof {'fleım,pru:f}
  • [A] alev almaz, yanmaz
flame-thrower {'fleım,ɵrəʋər}
  • [N] alev makinesi
flame up
  • [V] alevlenivermek, tutuşmak, öfkelenmek, sinirlenmek, küplere binmek
flame wars parlama savaşları
candle flame mum alevi
flame up alevlen
flame wars parlama savaşları
an old flame of mine eski sevgilim, eski göz ağrım i.
fan the flame ateşi körüklemek, yangına körükle gitmek, kışkırtmak
flame proof alev almaz, yanmaz s.
flame thrower alev makinesi i.
flame up alevlenivermek, tutuşmak, öfkelenmek, sinirlenmek, küplere binmek
old flame eski sevgili