find |
{faınd}
- [N] bulma, buluş, keşif, bulgu, bulunan şey
- [V] bulmak, keşfetmek, rastlamak, sağlamak, geçindirmek, bakmak, karara varmak
|
|
find |
f. {found} bulmak, keşfetmek. |
|
find |
f.
i. bulmak, keşfetmek; anlamak, sezmek; tedarik etmek; arayıp bulmak; ulaşmak, erişmek;
i. buluş, bulunmuş şey, bulgu, keşif. find expression ifade edilmek; kendini göstermek. find fault {with} kusur bulmak. find for the plaintive {huk}. davacı lehine karar vermek. find guilty suçlu çıkarmak, mahkum etmek. find oneself olmak; kendini bulmak, kendine gelmek. find ones feet durumu düzeltmek, kendini geçindirecek hale gelmek, istidatlarını geliştirmek. find out öğrenmek, haberdar olmak, farkına varmak, anlamak. find wanting kusurlu bulmak, eksik bulmak. finder
i. bulucu; {astr}. büyük teleskopa iliştirilen ve keşif vazifesini gören ufak teleskop; {foto}. vizör. finding
i. bulunmuş veya keşfedilmiş şey; bulgu; sonuç, netice, karar. |
|
find |
bulma |
|
Find |
Bul |
|
|