İngilizce » Türkçe |
Yukarı |
fence |
{fens}
- [N] çit, parmaklık, engel, eskrim, çalıntı mal satıcısı
- [V] çit ile çevirmek, korumak, savunmak, çalıntı mal satmak, eskrim yapmak, kaçamak cevap vermek
|
|
fence |
f. 1. {in} -i parmaklıkla/tahta perdeyle/çitle çevirmek. 2. eskrim yapmak. |
|
fence |
i. 1. parmaklık; tahta perde; çit. 2. çalıntı mal alıp satan kimse. |
|
fence |
i. parmaklık; tahta perde; çit; eskrimde kılıcın ustalıkla kullanılması; hazırcevaplık; çalınmış eşyaların alınıp satıldlğl yer ve bu işle uğraşan kimse. be on the right side of the fence kazanacak tarafta olmak. sit on the fence hangi tarafı tutacağını bilememek, ikilikte kalmak, tereddüt etmek. |
|
fence |
f. çit veya parmaklıkla etrafını çevirmek: eskrim yapmak: çalınmış mal almak veya satmak; kaçamaklı konuşmak. fencer
i. eskrimci. |
|
|
İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar |
Yukarı |
|
|