Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
fawn-colored {'fɔ:n,kʌlərd}
  • [A] açık kahverengi

İngilizce » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
ash-colored {'æʃ,kʌlərd}
  • [A] külrengi
brick-colored
  • [A] kiremit rengi
have colored
  • [V] boyatmak
I would like to have my hair colored.
  • [PHR] boyatmak: Saçımı boyatmak istiyorum.
colored Dinle! {'kʌlərd}
  • [A] boyanmış, renkli, boyalı, zenci, göz boyayıcı, aldatıcı, etki altında kalmış, taraflı
cream colored {'kri:m,kʌlərd}
  • [A] krem renkli
fawn Dinle! {fɔ:n}
  • [A] açık kahverengi
  • [N] geyik yavrusu, karaca yavrusu, açık kahverengi
  • [V] yavrulamak, doğurmak {geyik}, kuyruk sallamak, yaltaklanmak, dalkavukluk etmek
fawn-coloured {'fɔ:n,kʌlərd}
  • [A] açık kahverengi
Brit.
flesh-colored {fleʃ'kʌlərd}
  • [A] ten rengi
parti-colored Dinle! {,pɑ:rtı'kʌlərd}
  • [A] renk renk, rengârenk
party-colored {,pɑ:rtı'kʌlərd}
  • [A] renk renk, rengârenk
colored print
  • [N] renkli baskı
rose-colored Dinle! {'rəʋz,kʌlərd}
  • [A] gül pembesi, pembe, gül kurusu renkli
self-colored Dinle! {,self'kʌlərd}
  • [A] doğal renkli, kendi renginde, düz renkli, tek renkli
snuff-colored {'snʌf,kʌlərd}
  • [A] taba rengi
straw-colored {'strɔ:,kʌlərd}
  • [A] saman rengi, açık sarı
whole-colored {həʋl'kʌlərd}
  • [A] tek renkli
colored s. renkli; beyaz ırk dışındaki bir ırka, özellikle zenci ırkına mensup; tesir altında kalmış, etkilenmiş, tarafsız olmayan; aldatıcı, göz boyayıcı.
colored i. melez Güney Afrikalı.
colored s.
1. renkli.
2. kaba zenci, siyah.