Sonuçlar

İngilizce » Türkçe Yukarı
fan Dinle! {fæn}
  • [N] yelpaze, vantilatör, körük, tahıl savurma makinesi, yaba, pervane {gemi}, fan, hayran, taraftar, hasta
  • [V] yelpazelenmek, havalandırmak, hava vermek, körüklemek, tahrik etmek, alevlendirmek, tahıl savurmak, yelpaze şeklinde açılmak, yayılmak, esmek
fan f. {ned, ning} hava vermek, yelpazelemek; savurmak; esmek, serinletmek;rüzgârın önüne katılmış gibi yavaş yavaş hareket etmek; yelpaze gibi açılmak; {beysbol} vuruş olmadığı için oyunu kaybetmek. fanthe flames kışkırtmak, tahrik etmek, körüklemek.
fan i. {h. dili} hayran veya düşkün kimse,meraklı kimse. sport fan spor tiryakisi .movie fan sinema meraklısı.
fan i. yelpaze; pervane, pervane kanadı;vantilatör; yelpaze şeklindeki herhangi bir şey,yeldeğirmeninin iri kanatlarını rüzgâr yönünde tutmaya mahsus arka kanat. fanlight

i. {mim.} kapı üstündeki açık yelpaze şeklinde pencere fantail

i. yelpaze kuyruklu kuş; böyle kuyruğu olan güvercin; yelpaze kuyruklu akvaryum balığı; geminin kıçı. fan tracery yelpaze şeklîndeki kemer süsü. fan vaulting yelpaze şeklîndeki kemer. electric fan vantilator. exhaust fan aspirator.
fan i.
1. yelpaze.
2. vantilatör.
3. yelpaze biçimindeki herhangi bir şey.

Türkçe » İngilizce Yukarı
fan
  • [N] fan
fan fan
fan fan n.
fan fan [tech.]